26 Nisan 2011 Salı

"önemli duyuru"

ERZİNCAN DOĞALGAZ YATAĞI "ÜLKEMİZ İHTİYACINI" FAZLASIYLA KARŞILAYACAKTIR...
Hüseyin Hüsnü GÜREL
Erzincan ovasında depremler esnasında yeraltından patlama sesleri işitilmekte; bazı yerlerden alevler göklere yükselmekte; etraf ışıklanmakta; gökyüzü saatlerce ve günlerce kızıl renge bürünmekte; bulutların çok üstünde doğalgazın alevli yansıması ile 1939 ve 1992 depremlerinde olduğu gibi; Erzincan ovasında deprem geceleri sabaha kadar hava çok ısınmakta ve ovadaki donmuş karlar erimekte;, Depremler esnasında Erzincan Ovası’ndan çıkan katran gibi ham petrol maddesi Fırat nehrinden akıp gitmektedir.
            Depremlerde Erzincan ovasındaki faylardan çıkan yeraltı suları ısınmadığına ve sıcak sular akmadığına göre, bu ovadaki trilyonlarca m3 çok soğuk havanın ısınması ve ovadaki karların erimesinin doğalgazın gökte yanmasından ileri geldiği kesin şekilde belli olmaktadır. 
            1045 Depreminden beri; günümüzde yaşanan 1939, 1983 ve 1992 depremleri dâhil Erzincan ovasında en az 29 defa deprem meydana gelmiştir. Bu depremlerin hepsinde patlama, alevlenme ve ışıklanmalar olmuş; gökyüzü kızıl renge bürünmüş ve bu ovada hava çok ısınmıştır. Bu depremlerden yalnız 1045 Erzincan depremine ait yazılı belge vardır. 1045 depreminde güneş ile ay kan rengine boyanmış; doğalgazın gökte alev ile yanması sebebiyle güneşin ve ayın kan rengine boyandığı anlaşılmaktadır.
            1045 Depreminden beri bu güne kadar geçen 966 sene içinde Erzincan da yalnız Abdulkadir Deliktaş, ilk defa 1992 Erzincan depreminde yatsı vakti karanlık gece de kıpkızıl ışık ortamı olduğunu; Karakaya da yeraltından çok büyük ateş topunun fışkırdığını herkesin bildiği konusunda internette yayın yapmıştır. Deliktaş, bu deprem gecesi Erzincan da soğuk havanın sabaha kadar ısındığı ve ovada ki karların eridiği konusunda bilgi vermiş olsaydı; bu ovada çok zengin doğalgaz yatağı varlığı daha belirgin şekilde ortaya konulmuş olacaktı.
            Bulutların üstünde milyarlarca soba yakılsa bile, yerdeki karları eritemeyeceği düşünülürse; her depremde Erzincan ovasında Ülkemizin yıllık doğalgaz ihtiyacı olan 40 milyar m3 doğalgazdan kat kat daha fazla doğalgazın yandığını hesap etmek mümkündür.
            BUNA GÖRE:
            1) 1994 yıllarında deprem ve doğalgaz konularında çok az bilgim vardı, zamanla bu konularda yeni bilgiler ve belgeler elde ettim. Ülkemizin efsane Valisi Rahmetli Recep Yazıcıoğlu’nun imzası ile Erzincan depremlerinde yeraltından patlamalar işitildiği; faylardan alevlerin fışkırdığı konusunda tarafımdan verilmiş olan bilgiler Erzincan Valiliğinin 18/10/1994/459 sayılı yazılarıyla doğrulanmış ve bu doğalgazdan enerji olarak istifade etme konusundaki öneri de Valilikçe benimsenmiştir.
            2) Dünyada yalnız Marmara bölgesi ile Erzincan ovasında deprem hareketleri başlamadan kısa süre önce yer altında doğalgaz patlamaları ile çok korkunç afetler meydana geldiği ve Erzincan ovasında çok zengin doğalgaz yataklarının varlığı konusunda tarafımdan düzenlenen 10/10/2008 tarihli Rapor ve 32 belge yetkili makamlara sunularak ilgi gösterilmesi istenilmiştir.
            3) TPAO Genel Müdürlüğü Erzincan Ovasında doğalgaza rastlanılamadığı; erozyonla doğalgaz yatağının aşınarak yok olduğunu; bu ovada petrol ve doğalgaz olsa bile ekonomik olmayacağı gibi masa başında oturarak beylik ifadeler içeren cevaplar ile ülkemiz için stratejik değeri ile fevkalade önemi olan doğalgaz konusuna ciddi yaklaşım gösterilmemiştir. TPAO Genel Müdürlüğünce, Erzincan ovasında doğalgaz yatağı varlığı kabul edildiği takdirde; TÜBİTAK Başkanlığınca bu konu da yardım edileceği bildirilmiştir.
4) Arabistan plâtosu Anadolu’yu muazzam bir kuvvetler itmekte ve Anadolu her yıl 2.5 cm. Yunanistan’a doğru yaklaşmaktadır. Arabistan plâtosunun itmesi sonucu Erzincan ovasından geçen fayların karşılıklı yüzleri birbirlerini itmekte ve bu fay yüzeyleri birbirine zorlanarak yapışmaktadırlar. Zamanla, zorlanarak itmeye dayanamayan bu fay yüzeyleri çatlamakta, çatlayan yüzeyler 5-10 saat gibi kısa zamanda kırılmakta ve fayların kırılmasıyla depremler meydana gelmektedir.
            Depremler esnasında 5-10 saat süreyle fay çatlaklarından yükselen doğalgaz yeraltında grizu gibi patlamakta; dışarıya çıkan doğalgaz ise yüzeyde ve gökte alevle yanmaktadır.             Deprem olayı olup biter bitmez Arabistan platosunun zorlayarak itmesiyle karşılıklı fay yüzeyleri birbirine yapışarak açılmış olan bütün çatlaklar vana gibi kapanmakta ve doğalgazın dışarıya çıkmasına izin verilmemektedir. İleride 30-50-100 sene sonra Erzincan da meydana gelecek yeni depremlere kadar, doğalgazın yüzeye çıkmasına izin verilmediğinden; bu ovadaki doğalgaz yatağı zenginliğini mükemmel şekilde korunmaktadır. 
FAYLARDAN FIŞKIRAN DOĞALGAZ
            Bu doğalgaz yatağı trilyonlarca ABD Doları değerindedir.
            5) Marmara depremleri ile Erzincan depremleri ve Erzincan ovasındaki zengin doğalgaz yatağı varlığı konusunda yeni bilgi ve belgeler elde edilmiştir. Bu yeni bilgi ve belgeler ışığında tarafından düzenlenen 28/12/2010 tarihli Rapor ve 34 yazılı belge TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanlığına 28/12/2010-7086 sayılı dilekçe ile sunulmuş ve ülkemiz için fevkalâde önemli olan bu konularda gerekli ilginin gösterilmesi dileğinde bulunulmuştur.
Aradan 4 ay geçtiği halde; TBMM Başkanlığınca bu dilekçeye cevap verilmemiştir.
Yeniden toplanacak 24. dönem TBMM Başkanlığınca ülkemiz için fevkalade önemli olan bu konulara sıcak yaklaşım gösterildiği takdir de; Ülkemize paha biçilmez ölçüde fayda sağlayacaktır.
            6) Depremler esnasında belirgin şekilde ortaya çıkan Erzincan ovasında ki zengin doğalgaz yatağı varlığını kabul etmemek için geri zekâlı olmak gerektir. Bu Ovada açılacak sondajlar da petrol ve doğalgaz artezyen şeklinde göklere fışkıracak ve çok ekonomik üretim yapılacaktır.  
            TPAO Genel Müdürlüğü'nce, "depremler esnasında yapılacak izleme ve gözlemlerle" Erzincan Ovasında ki doğalgaz yatağının çok zengin olduğu kolayca anlaşılacaktır.
            Bu zengin doğalgaz yatağının TPAO ve Türk petrol şirketlerince işitilmesinde ülkemizin çok büyük menfaati olacaktır.
            Erzincan ovasındaki doğalgaz ile ülkemizin bütün doğalgaz ihtiyacı karşılanacak; fazla doğalgaz harice ihraç edilecek; Ülkemiz doğalgaz bakımından dışa bağımlılıktan kurtulacak; Nükleer enerji ve HES inşaatlarından vazgeçilecek; doğalgaz ve elektrik fiyatları çok ucuzlayacak; yüz/binlerce insana iş imkânı sağlanacak ve ülkemiz ile Erzincan’ın kaderi değişecektir.
Başta Erzincan Valiliği ve Belediye Başkanlığı olmak üzere; HES ve Nükleer enerji santrallerinin kurulması düşünülen İllerin;, Valilik ve Belediye Başkanlıkları Üniversiteler; Sivil Toplum Örgütleri, vatandaşlarımız, Milletvekili adaylarımız ve özellikle TPAO Genel Müdürlüğü tarafından gereken ilgi gösterilirse; Erzincan Ovasında bu çok zengin doğalgaz yatağı kısa zamanda ülkemize kazandırılacak ve ülkemiz paha biçilmez ölçüde değerli imkân ve kaynaklara kavuşacaktır.
            Bu konularda yapılan bütün yazışmalar; Raporlar, bilgi ve belgeler ile cevabi yazılar internette “www.milliservet.blogspot.com” web sitesinde yayınlanmıştır.
            Kamuoyuna önemle duyurulur.
                                                                                            Hüseyin Hüsnü GÜREL
                                                                                           İnş Yük. Müh. (İTÜ-1953)   
ADRES:
Ahenk Sok:10/11 Çankaya/ANKARA
TEL: 0312.4391925

Hiç yorum yok: